Günler Sonra Dışarı Çıkmak



     Aslında şimdi başka bir yazı yazacaktım ama bu daha dün olduğu için hiç vakit kaybetmeden sıcağı sıcağına anlatmak istedim sizlere.

     Önceki yazımı okuduysanız (Doğumdan sonraki günler) şimdi anlatacaklarımı daha iyi anlayabilirsiniz. Okumayanlar veya tekrar okumak isteyenler için buyrunuz efenim linki. 



https://sefkatanne.blogspot.com/2019/01/dogumdan-sonraki-gunler_5.html

     Asya'nın doğumundan sonra artık iyice eve kapanmıştım. Markete bile gidemiyordum. Ya Asya'yı da götürecektim, ya da kayınvalidemin veya eşimin gelmesini bekleyip öyle gidecektim. İkisi de pek mümkün olmadığından eve kapanmıştık. Bir de üstüne havaların soğuk olmasını da eklemek gerekecek. Sadece aşı veya kontrol gibi hastaneli durumlarda dışarıya çıkmıştık. Birkaç yere gitmemiz haricinde. Oralara da hep birlikte gitmiştik zaten.

     Neyse, konumuza dönelim. Malum şimdi havalar soğuk ve bazı bölgelere kar yağdı. Bizim bu taraflara da kar yağdı. Kar yağdığında herkesin bildiği üzere çocuklar ve gençler ellerinde su bidonları veya poşetlerle kayarlar. 


     Dün akşam eşim de işten geldi. Yemeğimizi falan yedik, çay demliyorduk. " Hadi seninle kaymaya gidelim, Asya'ya annem bakar." dedi. Kayınvalidem de kabul etti. Asya'nın karnını doyurdum, altını falan değiştirdim. Kayınvalideme bıraktım. Ya bıraktım ama nasıl bıraktım bir de onu bana sorun. Yani şöyle ki bir türlü ayrılamadım kızımdan. Birkaç kere öptüm, uzun uzun sarıldım falan. Gören de temelli gidiyorum sanar, altı üstü 1 saatliğine gidip gelecektik. 


     Neyse, evden ayrıldık. Ya, kendimi bi eksik hissettim. Sanki ne bileyim kolumu, bacağımı, bir parçamı evde bırakmışım gibi. Asya'nın doğumundan bu yana yani 3 aydır onsuz hiçbir yere gitmemiştim. İlk kez onsuz dışarı çıktım ve kendimi tuhaf hissettim. Ne sırtımda çantam vardı, ne de kucağımda kızım...


     Dünkü kayma maceramız benim için ilkleri içinde barındırıyordu. Hem ilk kez kızım olmadan dışarı çıkmıştım, hem de ilk kez kaymıştım, üstelik eşimle. Küçükken mahallede herkes kayardı. Kardeşim ve ben kayamazdık. Ailemiz izin vermezdi. "Kız kısmı kayar mı?" derlerdi. Oysa ki mahallede kayanların çoğu kızdı. 


     Karda kayma olayı benim içimde ukde gibi bir şeydi. Bu yaşıma kadar kaymamıştım, bundan sonra da "El alem ne der?" diye düşünüp kaymazdım sanırım. Millete neyse artık...


     Dün eşimle güzelce kaydık. Tek başıma cesaret edemezdim kaymaya sanırım. Bayır aşağı kayarken önümüz yoldu. Saat biraz geç olduğundan ve de hava soğuk olduğundan yol boştu. Gelen giden yoktu. Biz de yola daha gelmeden durmaya çalıştık ancak duramadık. Orada kaldırıma çarptık. Kaldırımın oradaki evde dışarıda iki teyze vardı. Onları tanımıyorduk. Bize güldüler ve "Gelin, gelin, hoşgeldiniz. " dediler. Biz de güldük tabii...


     Dün, günler sonra (hatta aylar sonra bile diyebilirim) ilk kez kızım olmadan dışarı çıkmıştım. Kızımdan ayrılmak zor gelmiş olsa da güzel zaman geçirmiştik. Eve gelince de bol bol sarıldım zaten.


     Neyse, bugünkü anlatacaklarım bu kadarcıktı. Size naçizane tavsiyem benimle aynı durumda ya da benzer durumda olan varsa bence siz de bir an önce dışarı çıkıp, modunuzu değiştirin. Bütün gün evde durmak gerçekten insanı yoruyor. 


     Hadi kar erimeden, siz de karın tadını çıkarın. 


     Bir sonraki yazıma kadar


     Merakla bekleyin...


    Hoşçakalın...


     

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bebeğim Kaç Haftalıktı?

Doğum Çantasında Olması Gerekenler

Sancısız Doğum Mu Olurmuş?